Düşünce gücünü temeline alan Çekim Yasası, olumlu düşüncelerin olumlu olayları, olumsuz düşüncelerinse olumsuz olayları hayatımıza çektiğimiz inancıdır.
Çekim Yasası kanıtlara, deneylere dayanan bir bilim değildir; “İnanç” olarak tanımlandığı için diğer tüm inanışlarda olduğu gibi kişinin şüpheye yer bırakmayacak saflıktaki teslimiyetiyle çalıştığı düşünülür.
Peki, sadece olumlu düşünerek istediğimiz her şeyi gerçekleştirebilmemiz mümkün mü?
İnsan enerjiden oluşan bir varlıktır ve insan tarafından üretilen her düşünce de yine belli bir enerji ve frekans yayar. Dolayısıyla yoğun düşüncelerin bizi ve çevremizi etkileyebileceği fikri yanlış bir inanış değildir.
“Çekim Yasası neden bende işe yaramıyor?”
Sorun şu ki; düşünceleri kontrol altına alabilmek sanıldığı kadar kolay değildir.
Yani günde 3 kez tok karnına “Bunun olacağına kesinlikle inanıyorum” “Bunu istiyorum” “Bunu başaracağım” “Bu benim olacak” “Hayatımın aşkını kendime çekiyorum” gibi cümleler kurmak, sonuç almak için maalesef yeterli olmayacaktır.
Çünkü yılların birikimi, travmaları, kökleşmiş inanışlarımız, yargılarımız, kırılması zor bilinçaltı kodlarımız Çekim Yasası’nı kontrol etme arzumuzun önünde yüksek duvarlar örer.
Biz olumlu düşüncemizi beyan ederiz ama o sırada bilinçaltımız ayrı telden çalıyordur.
“Bunu başaracağım” diye kendimize telkinler ederken, içimizden ufacık ama etkisi büyük bir ses “Ya başaramazsan?” diye soruyordur.
O ses, aslında geçmişten bu ana kadar yaşadığımız deneyimlerin bir birikimidir.
İşte bu noktada devreye düşünsel, ruhsal ve bedensel dönüşüm girer. Gerçek dönüşüm olmadan değişimden söz edemeyiz. Biz değişmedikçe, düşüncelerimiz de aynı kalıplarda kalmaya mahkumdur. Aynı düşünce kalıpları, aynı sonuçları doğurur.
İnzivalarla kapıyı aralıyoruz
Spiritüel ve manevi yanımıza kendimizi açarak dönüşüme ilk adımı atarız. Bu yolculukta, bizim gibi olanlarla etkileşimde olmak, birbirinden ilham, güç ve enerji almak önemlidir.
The One New Evolution Grubu’nun da temel amaçlarından biri budur. Öz’ümüzle temasa geçmek, gerçek bizi bizden saklayan kimliklerimizle vedalaşmak, manevi uyanışımızı gerçekleştirmek için farklı metotları kullandığımız İnziva etkinlikleri düzenleyerek “Bir”lik olmanın güzelliğini deneyimliyoruz.
